Yüz Tanıma Teknolojisini Kimler Kullanır?
Günaydın Bugün Salı. Yüz tanıma teknolojisi, mağazalara giren müşterileri taramak veya Madison Square Garden Entertainment örneğinde olduğu gibi basketbol veya hokey maçları veya gösterileri için bilet sahiplerini taramak için giderek daha fazla kullanılıyor. New York’ta bunun nerede olduğuna bakacağız.
New York City’deki bazı şirketlerin yüz tanıma yazılımı kullandığını öğrendikten sonra, bir teknoloji muhabiri olan Kashmir Hill, Aşağı Manhattan’dan Midtown’a beş millik bir yürüyüş yaptı. Soğuk bir Cuma günü yaptıkları yürüyüş, belediye meclisinde özel şirketler tarafından yüz tanımanın kullanılmasına ilişkin bir duruşmanın ardından gerçekleşti.
Duruşma uzadıkça, seçilen yetkililerden veya tanıklardan hiçbirinin Madison Square Garden Entertainment dışında hangi şirketlerin yüz tanıma teknolojisini kullandığını bilmediğini gördü. Bahçe hakkında zaten rapor vermişti.
Google Haritalar’ı kullanarak, kendisini TriBeCa’dan, Canal Street boyunca ve Avenue of the Americas’tan yukarıya, birçok mağazanın yanından geçirecek bir rotanın haritasını çıkardı. Yol boyunca öğrendiklerini paylaşmasını istedim.
O Belediye Meclisi duruşmasından sonra yazdığınız hikayede pek çok soruyu gündeme getirdiniz. En basitinden başlayalım: Teknolojiyi aslında kim ve neden kullanıyor?
Madison Square Garden Entertainment’ın bunu kullandığını zaten biliyorduk. Şiddet yanlısı hayranlardan gelen güvenlik tehditleri ve avukatlar için kullanmaya başladılar. Avukatlara karşı kullanılması, milletvekillerini endişelendiriyor çünkü demokrasinin bir parçası, size haksızlık ettiğini düşündüğünüz kişi veya şirketlere dava açabilmenizdir. Bu davaları açan avukatları Garden’daki basketbol veya hokey maçlarından veya Radio City’deki şovlardan men ederek cezalandırmak caydırıcı bir etki yaratabilir.
Ama şaşırdım. Yürüyüşümde yüz tanıma teknolojisini kullandıklarını gösteren sadece iki mağaza buldum – Fairway, bakkal ve Macy’s.
“Yürüyüşünüzde” nereye gideceğinize nasıl karar verdiniz?
Perakendeciler, mahremiyet ve doğrulukla ilgili endişeler nedeniyle yüz tanıma teknolojisinin kullanımı söz konusu olduğunda genellikle şüpheci davranırlar. Ancak Madison Square Garden hakkındaki makalelerimizden sonra, insanlar bana onu New York’ta başka kimlerin kullandığını sorup durdu.
Madison Square Garden’daki hikayeyi anlatırken, New York şehrinin, yüz tanıma teknolojisini kullanan herhangi bir işletmenin bir işareti olması gerektiğini söyleyen kitaplarla ilgili bir yasası olduğunu fark ettim. Gidip bu işaretleri arayabileceğimi düşündüm.
Belediye bu yasayı uyguluyor mu?
Hayır, Fairway bana yüz tanıma teknolojisini kullanmaya başlamalarının nedenlerinden birinin de bu olduğunu söyledi.
Belediye meclisi duruşmasında, Tüketici ve İşçi Koruma Dairesi’nden biri ifade verdi ve uygulamadan kimin sorumlu olduğu soruldu. Bunun kamu meselesi olduğunu söyledi – bir mağaza yönetmeliklere uymazsa insanlar dava açabilir.
Milletvekilleri, tüketici işleri müfettişlerinin dışarı çıkıp işaretlerin açık ve göze çarpan yerlerde olduğundan emin olup olmadığını sorarak, onu bunu yapmaya çağırdı. Hayır dedi. Mağazaların yönetmeliklere uymadığına dair şikayet olup olmadığı da soruldu. “Sanmıyorum” dedi.
Fairway kullanıyorken SoHo’daki üst düzey perakendeciler neden kullanmıyor?
Şaşırmıştım. SoHo’da bazı işaretler bulurum diye düşündüm. Bulduğum şey çok sayıda çalışandı.
Kapıdan girer girmez sizi izleyen insanlar tarafından karşılanırsınız. İnsan gözü tarafından çok izlendiğimi hissettim.
Koç’ta bir selamlayıcıya ne yaptığımı söyledim ve işaretleri aradım. “Neden birinin yüz tanıma sistemi olsun ki?” dedi, ona bunun tipik olarak bilinen hırsızları tespit etmek için kullanıldığını söyledim. Biz bu kişilerin kim olduğunu biliyoruz, onları tanıyoruz, içeri girdiklerinde kapının önünde duruyoruz” dedi.
Bu arada, Belediye Başkanı Eric Adams işletmeleri yüz tanıma teknolojisini benimsemeye teşvik etti. Ocak ayında verdiği bir röportajda, hırsızlık ve suçtaki artıştan bahsetti ve şirketlerin yüz tanıma teknolojisinden bahsederek çözümlerinde daha yaratıcı olmaları gerektiğini düşündüğünü söyledi.
Fairway bana bu teknolojinin onlara yardım ettiğini, suçu azalttığını söyledi. Bana ne kadar olduğunu söylemedin. Hikayem yayınlandıktan sonra, Yukarı Batı Yakasını Seviyorum blogu Batı 70’lerde Broadway’de Fairway’e gitti. İşareti yoktu. Mağaza, orada yüz tanıma teknolojisi olup olmadığını sorduktan sonra bir tabela astı.
Yürüyüşüm sırasında, alışveriş yapanların ürünleri kolayca alabilmeleri ve ürünlerini taramadan çıkabilmeleri için kameraları, sensörleri ve avuç içi tarayıcıları olan bir Amazon Go marketini ziyaret etmiştim. Kesin bir işareti olur sandım ama olmadı. Amazon bana, yalnızca avuçlarını gönüllü olarak tarayan insanlardan biyometri topladığını, bu nedenle işaretlere ihtiyacı olmadığını söyledi.
Ancak geçen hafta açılan bir toplu dava, hikayem çıktıktan sonra bu işaretleri koyduklarını söyledi.
Yüz tanıma ne kadar doğru?
Bu bazı tartışmaların konusudur.
İyi sistemler testte çok iyi performans gösterir. Yüz tanıma teknolojisini test eden ulusal bir laboratuvar, Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü vardır.
Ancak birçok eleştirmen, kullanım şeklinin test edilmediğini söylüyor. Doğada bu sistemlerin ne kadar doğru olduğunu gören kimse yok tabiri caizse. Yüz tanımanın giderek daha doğru hale geldiğini söyleyebilirim çünkü altta yatan yapay zeka daha güçlü hale geliyor.
Ayrıca Madison Square Garden’da bir Rangers maçına katıldılar. Bilet için 171,59 dolar harcadınız. Ama maçtan önce bir şey görmek istedin, değil mi?
Evet. Hokeyi severim ama Rangers’ı görmek için orada değildim, güvenlikten geçerken konuğuma ne olduğunu görmek için oradaydım.
Metal detektöründen geçtikten sonra çantasını aldı ve etiketlenmeyeceğimizi düşündüm. Ama sonra bir güvenlik görevlisi öne çıktı ve ondan kenara çekilmesini istedi. Çok kibardı. Belli ki bir süreciniz var. Kimliğini istedi ve telefonumdaki biletini görmek istedi ve ardından yönetimden birinin gelmesini beklemek zorunda kaldık.
Şirketi Madison Square Garden’a karşı açılan bir davaya karıştığı için kara listede olduğunu doğruladılar ve yönetim ona temelde dava sonuçlanana kadar gelemeyeceğini söyleyen bir not verdi.
Hava durumu
60’larda güneşli bir günün tadını çıkarıyor. Geceleri çok bulutlu, sıcaklıklar 40’ların ortalarında.
İKAMELİ OTOPARK
6 Nisan’a (Pessach) kadar geçerlidir.
Sevgili günlük:
Geçenlerde bir arkadaşımın dağ kulübesinin portresini yapmam istenmişti. Ben de yaptım ve onu uzun otların ve kırmızı ve beyaz kır çiçeklerinin benekli bir tarlasına yerleştirdim.
Görüntüden tamamen memnun değildim, öğretmenimin bana yardım etmesi için onu Sanat Öğrencileri Birliği’ndeki açık hava sınıfıma götürdüm.
Meatpacking Bölgesi’nin yakınındaydık. Çöp ve kir arasında hala biraz şanssız olan bir binada on iki şövale kullanıldı.
Yoldan geçen sakallı yaşlı bir adam öğrenciden öğrenciye giderek her resmi küçük binanın her bir perspektifiyle eşleştirdi.
Parlak benekli, bol giysiler içindeki bu sokak köşesi sanat eleştirmeni her bir şövaleyi inceledi, bazen bir yorumla yanıt verdi, bazen bir soru için durakladı.
Günaydın Bugün Salı. Yüz tanıma teknolojisi, mağazalara giren müşterileri taramak veya Madison Square Garden Entertainment örneğinde olduğu gibi basketbol veya hokey maçları veya gösterileri için bilet sahiplerini taramak için giderek daha fazla kullanılıyor. New York’ta bunun nerede olduğuna bakacağız.
New York City’deki bazı şirketlerin yüz tanıma yazılımı kullandığını öğrendikten sonra, bir teknoloji muhabiri olan Kashmir Hill, Aşağı Manhattan’dan Midtown’a beş millik bir yürüyüş yaptı. Soğuk bir Cuma günü yaptıkları yürüyüş, belediye meclisinde özel şirketler tarafından yüz tanımanın kullanılmasına ilişkin bir duruşmanın ardından gerçekleşti.
Duruşma uzadıkça, seçilen yetkililerden veya tanıklardan hiçbirinin Madison Square Garden Entertainment dışında hangi şirketlerin yüz tanıma teknolojisini kullandığını bilmediğini gördü. Bahçe hakkında zaten rapor vermişti.
Google Haritalar’ı kullanarak, kendisini TriBeCa’dan, Canal Street boyunca ve Avenue of the Americas’tan yukarıya, birçok mağazanın yanından geçirecek bir rotanın haritasını çıkardı. Yol boyunca öğrendiklerini paylaşmasını istedim.
O Belediye Meclisi duruşmasından sonra yazdığınız hikayede pek çok soruyu gündeme getirdiniz. En basitinden başlayalım: Teknolojiyi aslında kim ve neden kullanıyor?
Madison Square Garden Entertainment’ın bunu kullandığını zaten biliyorduk. Şiddet yanlısı hayranlardan gelen güvenlik tehditleri ve avukatlar için kullanmaya başladılar. Avukatlara karşı kullanılması, milletvekillerini endişelendiriyor çünkü demokrasinin bir parçası, size haksızlık ettiğini düşündüğünüz kişi veya şirketlere dava açabilmenizdir. Bu davaları açan avukatları Garden’daki basketbol veya hokey maçlarından veya Radio City’deki şovlardan men ederek cezalandırmak caydırıcı bir etki yaratabilir.
Ama şaşırdım. Yürüyüşümde yüz tanıma teknolojisini kullandıklarını gösteren sadece iki mağaza buldum – Fairway, bakkal ve Macy’s.
“Yürüyüşünüzde” nereye gideceğinize nasıl karar verdiniz?
Perakendeciler, mahremiyet ve doğrulukla ilgili endişeler nedeniyle yüz tanıma teknolojisinin kullanımı söz konusu olduğunda genellikle şüpheci davranırlar. Ancak Madison Square Garden hakkındaki makalelerimizden sonra, insanlar bana onu New York’ta başka kimlerin kullandığını sorup durdu.
Madison Square Garden’daki hikayeyi anlatırken, New York şehrinin, yüz tanıma teknolojisini kullanan herhangi bir işletmenin bir işareti olması gerektiğini söyleyen kitaplarla ilgili bir yasası olduğunu fark ettim. Gidip bu işaretleri arayabileceğimi düşündüm.
Belediye bu yasayı uyguluyor mu?
Hayır, Fairway bana yüz tanıma teknolojisini kullanmaya başlamalarının nedenlerinden birinin de bu olduğunu söyledi.
Belediye meclisi duruşmasında, Tüketici ve İşçi Koruma Dairesi’nden biri ifade verdi ve uygulamadan kimin sorumlu olduğu soruldu. Bunun kamu meselesi olduğunu söyledi – bir mağaza yönetmeliklere uymazsa insanlar dava açabilir.
Milletvekilleri, tüketici işleri müfettişlerinin dışarı çıkıp işaretlerin açık ve göze çarpan yerlerde olduğundan emin olup olmadığını sorarak, onu bunu yapmaya çağırdı. Hayır dedi. Mağazaların yönetmeliklere uymadığına dair şikayet olup olmadığı da soruldu. “Sanmıyorum” dedi.
Fairway kullanıyorken SoHo’daki üst düzey perakendeciler neden kullanmıyor?
Şaşırmıştım. SoHo’da bazı işaretler bulurum diye düşündüm. Bulduğum şey çok sayıda çalışandı.
Kapıdan girer girmez sizi izleyen insanlar tarafından karşılanırsınız. İnsan gözü tarafından çok izlendiğimi hissettim.
Koç’ta bir selamlayıcıya ne yaptığımı söyledim ve işaretleri aradım. “Neden birinin yüz tanıma sistemi olsun ki?” dedi, ona bunun tipik olarak bilinen hırsızları tespit etmek için kullanıldığını söyledim. Biz bu kişilerin kim olduğunu biliyoruz, onları tanıyoruz, içeri girdiklerinde kapının önünde duruyoruz” dedi.
Bu arada, Belediye Başkanı Eric Adams işletmeleri yüz tanıma teknolojisini benimsemeye teşvik etti. Ocak ayında verdiği bir röportajda, hırsızlık ve suçtaki artıştan bahsetti ve şirketlerin yüz tanıma teknolojisinden bahsederek çözümlerinde daha yaratıcı olmaları gerektiğini düşündüğünü söyledi.
Fairway bana bu teknolojinin onlara yardım ettiğini, suçu azalttığını söyledi. Bana ne kadar olduğunu söylemedin. Hikayem yayınlandıktan sonra, Yukarı Batı Yakasını Seviyorum blogu Batı 70’lerde Broadway’de Fairway’e gitti. İşareti yoktu. Mağaza, orada yüz tanıma teknolojisi olup olmadığını sorduktan sonra bir tabela astı.
Yürüyüşüm sırasında, alışveriş yapanların ürünleri kolayca alabilmeleri ve ürünlerini taramadan çıkabilmeleri için kameraları, sensörleri ve avuç içi tarayıcıları olan bir Amazon Go marketini ziyaret etmiştim. Kesin bir işareti olur sandım ama olmadı. Amazon bana, yalnızca avuçlarını gönüllü olarak tarayan insanlardan biyometri topladığını, bu nedenle işaretlere ihtiyacı olmadığını söyledi.
Ancak geçen hafta açılan bir toplu dava, hikayem çıktıktan sonra bu işaretleri koyduklarını söyledi.
Yüz tanıma ne kadar doğru?
Bu bazı tartışmaların konusudur.
İyi sistemler testte çok iyi performans gösterir. Yüz tanıma teknolojisini test eden ulusal bir laboratuvar, Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü vardır.
Ancak birçok eleştirmen, kullanım şeklinin test edilmediğini söylüyor. Doğada bu sistemlerin ne kadar doğru olduğunu gören kimse yok tabiri caizse. Yüz tanımanın giderek daha doğru hale geldiğini söyleyebilirim çünkü altta yatan yapay zeka daha güçlü hale geliyor.
Ayrıca Madison Square Garden’da bir Rangers maçına katıldılar. Bilet için 171,59 dolar harcadınız. Ama maçtan önce bir şey görmek istedin, değil mi?
Evet. Hokeyi severim ama Rangers’ı görmek için orada değildim, güvenlikten geçerken konuğuma ne olduğunu görmek için oradaydım.
Metal detektöründen geçtikten sonra çantasını aldı ve etiketlenmeyeceğimizi düşündüm. Ama sonra bir güvenlik görevlisi öne çıktı ve ondan kenara çekilmesini istedi. Çok kibardı. Belli ki bir süreciniz var. Kimliğini istedi ve telefonumdaki biletini görmek istedi ve ardından yönetimden birinin gelmesini beklemek zorunda kaldık.
Şirketi Madison Square Garden’a karşı açılan bir davaya karıştığı için kara listede olduğunu doğruladılar ve yönetim ona temelde dava sonuçlanana kadar gelemeyeceğini söyleyen bir not verdi.
Hava durumu
60’larda güneşli bir günün tadını çıkarıyor. Geceleri çok bulutlu, sıcaklıklar 40’ların ortalarında.
İKAMELİ OTOPARK
6 Nisan’a (Pessach) kadar geçerlidir.
Sevgili günlük:
Geçenlerde bir arkadaşımın dağ kulübesinin portresini yapmam istenmişti. Ben de yaptım ve onu uzun otların ve kırmızı ve beyaz kır çiçeklerinin benekli bir tarlasına yerleştirdim.
Görüntüden tamamen memnun değildim, öğretmenimin bana yardım etmesi için onu Sanat Öğrencileri Birliği’ndeki açık hava sınıfıma götürdüm.
Meatpacking Bölgesi’nin yakınındaydık. Çöp ve kir arasında hala biraz şanssız olan bir binada on iki şövale kullanıldı.
Yoldan geçen sakallı yaşlı bir adam öğrenciden öğrenciye giderek her resmi küçük binanın her bir perspektifiyle eşleştirdi.
Parlak benekli, bol giysiler içindeki bu sokak köşesi sanat eleştirmeni her bir şövaleyi inceledi, bazen bir yorumla yanıt verdi, bazen bir soru için durakladı.