Yeni Akit’ten ayrılan Dilipak: Ben sağcı ya da muhafazakâr değilim Yeni Akit’te köşe yazılarına son verilen Abdurrahman Dilipak, gazeteden niye ayrıldığını deklare etti.
Gerçek Gündem’den Elif Ünsal’a konuşan Dilipak, “Seçime hakikat gidiyoruz. Ben sivil şahısım ve siyasi niyetlerim de var. 5G ve aşı konusunda benim tutumum belirli. Bu konularda da iktidarın ortasındaki belirli bir lobinin görüşleri ile çelişen görüşlerim var. Bu ayrışma süreci Mc Kinsey ile başladı. İstanbul mukavelesi, yolsuzluk, aile ve adalet konusunda itirazların vardı. Buna etraf, besin, TransHumanizm üzere konularda farklı düşündüğümüz pek epey nokta ortaya çıktı. Tabi iktidara yakın bir kanal etrafında bu görüşlerim reaksiyon alıyordu. Sonuç bu biçimde oldu” dedi.
Dilipak ‘Türkiye’nin yakın tarihini ve 28 Şubat periyodunu hayatış muhafazakar bir müellif olarak ülkenin geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?’ sorusuna, “Öncelikle ben, sağcı ya da muhafazakâr değilim. Geldiğimiz nokta, konjonktürel olarak da, dünya, bölge ve ülke olarak da hayli riskli bir vakit, yerde yaşıyoruz. Süreç olumlu tarafta gelişmiyor. Bu ekonomik, toplumsal, siyasal açıdan bu biçimde maalesef” karşılığını verdi.
‘YAZMAYA VE KONUŞMAYA DEVAM EDECEĞİM’
Dilipak, yazarlığa devam edip etmeyeceğiyle ilgili bir soruya da “Hayır daha fazlaca yazacağım, konuşacağım. 14 Eylül’de Küçükçekmece 2 Asliye Ceza Mahkemesi’nde AK Parti davası var. Eylülün 15’inden daha sonra bu mevzuyu tekrar istişare edecek ve bir karar vereceğiz. Şimdilik habervakti.com’da pazartesiden daha sonra yazılarım çıkmaya başlayacak. aslına bakarsanız şahsi web sitem dilipak.com adresinde benim yazılarım var. YouTube kanalım var, toplumsal medyanın bütün mecralarında olacağım inşallah” sözlerini kullandı. ( HABER MERKEZİ)
Gerçek Gündem’den Elif Ünsal’a konuşan Dilipak, “Seçime hakikat gidiyoruz. Ben sivil şahısım ve siyasi niyetlerim de var. 5G ve aşı konusunda benim tutumum belirli. Bu konularda da iktidarın ortasındaki belirli bir lobinin görüşleri ile çelişen görüşlerim var. Bu ayrışma süreci Mc Kinsey ile başladı. İstanbul mukavelesi, yolsuzluk, aile ve adalet konusunda itirazların vardı. Buna etraf, besin, TransHumanizm üzere konularda farklı düşündüğümüz pek epey nokta ortaya çıktı. Tabi iktidara yakın bir kanal etrafında bu görüşlerim reaksiyon alıyordu. Sonuç bu biçimde oldu” dedi.
Dilipak ‘Türkiye’nin yakın tarihini ve 28 Şubat periyodunu hayatış muhafazakar bir müellif olarak ülkenin geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?’ sorusuna, “Öncelikle ben, sağcı ya da muhafazakâr değilim. Geldiğimiz nokta, konjonktürel olarak da, dünya, bölge ve ülke olarak da hayli riskli bir vakit, yerde yaşıyoruz. Süreç olumlu tarafta gelişmiyor. Bu ekonomik, toplumsal, siyasal açıdan bu biçimde maalesef” karşılığını verdi.
‘YAZMAYA VE KONUŞMAYA DEVAM EDECEĞİM’
Dilipak, yazarlığa devam edip etmeyeceğiyle ilgili bir soruya da “Hayır daha fazlaca yazacağım, konuşacağım. 14 Eylül’de Küçükçekmece 2 Asliye Ceza Mahkemesi’nde AK Parti davası var. Eylülün 15’inden daha sonra bu mevzuyu tekrar istişare edecek ve bir karar vereceğiz. Şimdilik habervakti.com’da pazartesiden daha sonra yazılarım çıkmaya başlayacak. aslına bakarsanız şahsi web sitem dilipak.com adresinde benim yazılarım var. YouTube kanalım var, toplumsal medyanın bütün mecralarında olacağım inşallah” sözlerini kullandı. ( HABER MERKEZİ)