‘Oyuncakla oynayan çocuklar ekonomist üzere konuşmaya başladı’ Siyaset arenasının gün geçtikçe ısınmasıyla birlikte gözler önümüzdeki aylarda yapılacak seçimlerde birinci sefer oy kullanacak olan Z Jenerasyonuna çevrildi. Tercihleri, yaşama bakış açıları ve kendilerine has talepleriyle merak konusu olan bu jenerasyonla hayata, siyasete ve ekonomik krize dair konuştuk. Genel eğilimin ekonomik tasa ve ömür alanlarına müdahale olduğunu gördüğümüz haber dizimizin birinci konuğu Havin oldu.
İstanbul’da bir Anadolu lisesinde eğitimine devam eden 16 yaşındaki Havin, geleceğe dair ferdî olarak umutlu olduğunu ama bunun vakit zaman kırıldığını ve ekonomik krizin ömrünü kısıtladığını söylüyor. Siyasetçilerden kendilerini anlamalarını isteyen Havin, “Oyuncakla oynayan çocuklar ekonomist üzere konuşmaya başladı” diyor.
‘İNSANLARIN YÜZLERİNDEKİ BIKKINLIK…’
Sokağa çıktığında bıkkın beşerler gördüğünü vurgulayan Havin şunları aktarıyor:
“Umudumu kıran o kadar fazlaca şey var ki… Gerek ailemin yaşadığı ekonomik kasvetler gerek sokağa çıktığımda insanların yüzlerinde gördüğüm bıkkınlık… Bu durum çok etkileyici ve kırıcı…
Ekonomik krizdeyiz ve bu fazlaca makus bir durum. Bir belirsizliğin içine gidiyoruz ve tahlilin nasıl olacağı konuşulmuyor. Bundan birkaç sene öncesine kadar iktisatla bu kadar ilgili değildim. Arkadaşlarımla bir biçimde konusunu açıyorduk ancak son vakit içinderda her insanın reaksiyon göstermesiyle bir arada hususla ilgili bilgi almak için daha ayrıntılı araştırmalar yapıyorum.
Sürekli artan fiyatlar bizi epey makûs etkiliyor. Arkadaşlarımın kırtasiyede tanıdıkları var ve uygun fiyatlı kitaplar alabilmek için indirim peşinde koşuyoruz. her insanın başında kirayı nasıl halledeceğim, faturalar ne kadar gelmiş sorusu var. Avrupalılar küçücük paralarla dünyayı gezerken biz konuta gelen bir fatura için gerilim yapıyoruz.”
‘ÖZNEL BİR EĞİTİM SİSTEMİ GELMELİ’
Havin, ekonomik krizle bir arada hayata dair hayallerini de gözden geçirdiğini söylüyor. Eğitimini tamamladıktan daha sonra bir şirket kurup istihdam yaratmak istediğini ancak gelinen süreçte bunun mümkün olmadığını belirten Havin eğitim sistemine dair tenkitlerini şöyle dillendiriyor:
“Eğitim sistemi hiç bir biçimde düzgün değil; ezber üzerine heyeti. herkesin öğrenme biçimi farklı ve buna uygun bir eğitim sistemi gelmedikçe ilerleme olmayacak. Haliyle gelecek kuşaklar bu ülkede bir kelam sahibi olduğunda eksik bir altyapıya sahip olacak.”
‘BU İŞLER BERBAT İŞLER…’
2023’te gerçekleşmesi beklenen genel seçimlerin belirleyici ögelerinin başında Z Nesli geliyor. Havin, siyasetin kendisinden uzak tutulmak istendiğini vurgulayarak şunları söz ediyor:
“Ailemin siyaset için söylemiş olduği bir şey var: Bu işlere girme, bu işler kötü…
Seneye seçimler var ve geçtiğimiz pandemi devrinde birfazlaca röportaj yapıldı, halk reaksiyonlu. Z Nesli mutsuz ve siyasetin bize verebileceği düzgün bir yanıt yok.”
SİYASETTE Z KUŞAĞI…
Mevcut iktidardan mutlu olmadığını vurgulayan Havin, “Siyasette de iktidarda da Z Kuşağı’nın lisanından konuşabilen birilerinin olması lazım. Z Kuşağı’nın niyet yapısına sahip şahıslar yönetmeli” diyor ve jenerasyonunun niyet yapısını şu biçimde aktarıyor:
“Düşünce yapımız pratik tahliller üzerine konseyi. Artık teknoloji var ve her şey epey süratli. Politikler de tahlil için pratik olmalı.
Her siyasetçi bir şeyler amaçlıyor, vaatlerde bulunuyor lakin gerçekleşeceğine dair bir inanç hissettirmiyor.
Haberlerde gördüm; apartmanın önünde oyuncakla oynayan çocuklar bile artık birer ekonomist üzere konuşmaya başladı. Z Kuşağı’nı dinmekle anlamak içinde fark var.”
HUZUR VE ÖZGÜRLÜK…
Havin son olarak şunları söylüyor:
“Sorunlar bir an evvel çözülmeli. Biraz huzur ve fazlacaça özgürlük istiyorum…”
İstanbul’da bir Anadolu lisesinde eğitimine devam eden 16 yaşındaki Havin, geleceğe dair ferdî olarak umutlu olduğunu ama bunun vakit zaman kırıldığını ve ekonomik krizin ömrünü kısıtladığını söylüyor. Siyasetçilerden kendilerini anlamalarını isteyen Havin, “Oyuncakla oynayan çocuklar ekonomist üzere konuşmaya başladı” diyor.
‘İNSANLARIN YÜZLERİNDEKİ BIKKINLIK…’
Sokağa çıktığında bıkkın beşerler gördüğünü vurgulayan Havin şunları aktarıyor:
“Umudumu kıran o kadar fazlaca şey var ki… Gerek ailemin yaşadığı ekonomik kasvetler gerek sokağa çıktığımda insanların yüzlerinde gördüğüm bıkkınlık… Bu durum çok etkileyici ve kırıcı…
Ekonomik krizdeyiz ve bu fazlaca makus bir durum. Bir belirsizliğin içine gidiyoruz ve tahlilin nasıl olacağı konuşulmuyor. Bundan birkaç sene öncesine kadar iktisatla bu kadar ilgili değildim. Arkadaşlarımla bir biçimde konusunu açıyorduk ancak son vakit içinderda her insanın reaksiyon göstermesiyle bir arada hususla ilgili bilgi almak için daha ayrıntılı araştırmalar yapıyorum.
Sürekli artan fiyatlar bizi epey makûs etkiliyor. Arkadaşlarımın kırtasiyede tanıdıkları var ve uygun fiyatlı kitaplar alabilmek için indirim peşinde koşuyoruz. her insanın başında kirayı nasıl halledeceğim, faturalar ne kadar gelmiş sorusu var. Avrupalılar küçücük paralarla dünyayı gezerken biz konuta gelen bir fatura için gerilim yapıyoruz.”
‘ÖZNEL BİR EĞİTİM SİSTEMİ GELMELİ’
Havin, ekonomik krizle bir arada hayata dair hayallerini de gözden geçirdiğini söylüyor. Eğitimini tamamladıktan daha sonra bir şirket kurup istihdam yaratmak istediğini ancak gelinen süreçte bunun mümkün olmadığını belirten Havin eğitim sistemine dair tenkitlerini şöyle dillendiriyor:
“Eğitim sistemi hiç bir biçimde düzgün değil; ezber üzerine heyeti. herkesin öğrenme biçimi farklı ve buna uygun bir eğitim sistemi gelmedikçe ilerleme olmayacak. Haliyle gelecek kuşaklar bu ülkede bir kelam sahibi olduğunda eksik bir altyapıya sahip olacak.”
‘BU İŞLER BERBAT İŞLER…’
2023’te gerçekleşmesi beklenen genel seçimlerin belirleyici ögelerinin başında Z Nesli geliyor. Havin, siyasetin kendisinden uzak tutulmak istendiğini vurgulayarak şunları söz ediyor:
“Ailemin siyaset için söylemiş olduği bir şey var: Bu işlere girme, bu işler kötü…
Seneye seçimler var ve geçtiğimiz pandemi devrinde birfazlaca röportaj yapıldı, halk reaksiyonlu. Z Nesli mutsuz ve siyasetin bize verebileceği düzgün bir yanıt yok.”
SİYASETTE Z KUŞAĞI…
Mevcut iktidardan mutlu olmadığını vurgulayan Havin, “Siyasette de iktidarda da Z Kuşağı’nın lisanından konuşabilen birilerinin olması lazım. Z Kuşağı’nın niyet yapısına sahip şahıslar yönetmeli” diyor ve jenerasyonunun niyet yapısını şu biçimde aktarıyor:
“Düşünce yapımız pratik tahliller üzerine konseyi. Artık teknoloji var ve her şey epey süratli. Politikler de tahlil için pratik olmalı.
Her siyasetçi bir şeyler amaçlıyor, vaatlerde bulunuyor lakin gerçekleşeceğine dair bir inanç hissettirmiyor.
Haberlerde gördüm; apartmanın önünde oyuncakla oynayan çocuklar bile artık birer ekonomist üzere konuşmaya başladı. Z Kuşağı’nı dinmekle anlamak içinde fark var.”
HUZUR VE ÖZGÜRLÜK…
Havin son olarak şunları söylüyor:
“Sorunlar bir an evvel çözülmeli. Biraz huzur ve fazlacaça özgürlük istiyorum…”