Küba’da halk sokağa döküldü: Son 27 yılın en büyük şovları Sosyalizmin kalesi Küba’da halk, pandemi daha sonrası berbatlaşan ekonomik kaideler ve özgürlük talebiyle hükûmet siyasetlerini protesto etmek için sokağa döküldü. Koronavirüs salgını sürecinde yaşanan ilaç kıtlığı ve temel muhtaçlık hususlarına ulaşmakta önemli meşakkat çeken binlerce Kübalı, Amerikan bayrakları açtı ve hükûmet aykırısı sloganlar attı. Göstericiler, ekonomik buhran ve artan işsizliğin yanı sıra, ülkenin sıhhat kesimindeki yetersizliğe, ilaç ve temel gereksinim unsurlarındaki kıtlığa reaksiyon gösterdi. Saatlerce sokaklarda yürüyen Kübalıların gayesinde ise devlet lideri Miguel Diaz-Canel vardı. Devlet lideri Diaz-Canel şovlardan ABD’yi sorumlu tutarken, hükûmet taraftarları da dün sokağa indi.
Ülkede hükûmet yanlıları da dün “Biz Küba’yız. Fidel’im, Raul’um, Diaz Canel’im, hayli yaşa devrim” yazılı pankartlarla sokağa indi.
YAĞMA YAŞANDI
Göstericiler, ‘Kahrolsun diktatörlük’, ‘Özgürlük istiyoruz’ biçiminde sloganlar atarak devlet liderine reaksiyon gösterdi. Toplumsal medyaya yansıyan manzaralarda göstericiler yansılarını, ‘Özgürlük, korkmuyoruz’ formunda lisana getirirken, birtakım bölgelerde ise yağma olaylarının yaşandığı bildirildi. Kimi göstericiler, yürüyüşte ABD bayrakları taşıdı.
HÜKÛMET YANLILARI DA ÇIKTI
Şovların büyümesi daha sonrası ulusa seslenen Diaz-Canel’in, “Amerikan imparatorluğuna bağlı olan ihtilal aksisi paralı askerlerin istikrarsızlık yaratmasına müsaade vermeyeceğiz” diyerek halkı şovlara karşı sokağa çağırması üzerine hükûmet destekçileri de dün başşehir Havana’da yürüyüş düzenledi. Ters kümeler içindeki tansiyona emniyet güçleri müdahalede bulundu. Diaz Canel, ülkede ilaç ve elektrik ezası yaşandığını kabul ederek, mevcut durumda konutta kalmanın daha gerçek olacağını belirtti. Öte yandan Diaz-Canel, ABD idaresini pandemi devrinde Küba’da siyasi istikrarsızlık çıkarmakla, abluka uygulayarak ekonomiyi altüst etmekle suçladı.
Beyaz Saray’dan dayanak
ABD idaresi, Küba’daki protesto şovlarına takviye verdi. Beyaz Saray’dan yapılan yazılı açıklamada, ABD’nin, Küba’nın otoriter rejimi tarafınca on yıllardır baskı altında tutulan Küba halkının özgürlük ve kurtuluş davetinin yanında olduğu açıklandı. “Küba halkı, cesurca temel ve üniversal haklarını savunuyor. Barışçıl protesto ve kendi geleceğini özgürce belirleme haklarına hürmet gösterilmelidir” denilen açıklamada “Kendilerini zenginleştirmek yerine bu değerli vakitte halkının gereksinimlerine hizmet etmeliler” değerlendirmesi yapıldı. ABD’nin 1960 yılından beri Küba’ya uyguladığı ticari ambargo, 44. lider Obama devrinde kısmi olarak kaldırılmış, Trump periyodunda ise bir daha uygulanmaya başlanmıştı.
Ülkede hükûmet yanlıları da dün “Biz Küba’yız. Fidel’im, Raul’um, Diaz Canel’im, hayli yaşa devrim” yazılı pankartlarla sokağa indi.
YAĞMA YAŞANDI
Göstericiler, ‘Kahrolsun diktatörlük’, ‘Özgürlük istiyoruz’ biçiminde sloganlar atarak devlet liderine reaksiyon gösterdi. Toplumsal medyaya yansıyan manzaralarda göstericiler yansılarını, ‘Özgürlük, korkmuyoruz’ formunda lisana getirirken, birtakım bölgelerde ise yağma olaylarının yaşandığı bildirildi. Kimi göstericiler, yürüyüşte ABD bayrakları taşıdı.
HÜKÛMET YANLILARI DA ÇIKTI
Şovların büyümesi daha sonrası ulusa seslenen Diaz-Canel’in, “Amerikan imparatorluğuna bağlı olan ihtilal aksisi paralı askerlerin istikrarsızlık yaratmasına müsaade vermeyeceğiz” diyerek halkı şovlara karşı sokağa çağırması üzerine hükûmet destekçileri de dün başşehir Havana’da yürüyüş düzenledi. Ters kümeler içindeki tansiyona emniyet güçleri müdahalede bulundu. Diaz Canel, ülkede ilaç ve elektrik ezası yaşandığını kabul ederek, mevcut durumda konutta kalmanın daha gerçek olacağını belirtti. Öte yandan Diaz-Canel, ABD idaresini pandemi devrinde Küba’da siyasi istikrarsızlık çıkarmakla, abluka uygulayarak ekonomiyi altüst etmekle suçladı.
Beyaz Saray’dan dayanak
ABD idaresi, Küba’daki protesto şovlarına takviye verdi. Beyaz Saray’dan yapılan yazılı açıklamada, ABD’nin, Küba’nın otoriter rejimi tarafınca on yıllardır baskı altında tutulan Küba halkının özgürlük ve kurtuluş davetinin yanında olduğu açıklandı. “Küba halkı, cesurca temel ve üniversal haklarını savunuyor. Barışçıl protesto ve kendi geleceğini özgürce belirleme haklarına hürmet gösterilmelidir” denilen açıklamada “Kendilerini zenginleştirmek yerine bu değerli vakitte halkının gereksinimlerine hizmet etmeliler” değerlendirmesi yapıldı. ABD’nin 1960 yılından beri Küba’ya uyguladığı ticari ambargo, 44. lider Obama devrinde kısmi olarak kaldırılmış, Trump periyodunda ise bir daha uygulanmaya başlanmıştı.